Bir Sayfa Seçin
odacocuk
Bakabildiği her köşeden bakmış odaya,
Her bakış bir derin çizgi olmuş saf yüzünde,
Anlamayana yansımayan.
Her çizgi acı katmış ruhuna,
Yıllardır hapsolmuş bu odaya.

 

Birgün kocaman oda insanlarla dolmuş,
Bu somutlukta kendisini boğmasına bile gerek yokmuş,
Onlar zevke tokmuş farkında olmasalarda; düşünceye yok!
Koştukları nesnelliğin içinde solmuş maddesel bedenleri; acıları küçük o denli,
İçlerinden biri,
Köşeden odaya bakan çocuğu görmüş belli,
Yürümeye başlamış üstüne varolan gerçekleri yıkmak isteyişinin şehvetiyle,
Bilmediği, öğrenemediği, hakedemediği şeyi…
Koşmuş ışığı andıran sonsuzluğa ufak ayaklar,
Koşmuş, koşmuş, kaçarcasına…
Yalandan koparcasına…
Tek çare ilkeleriyle yokoluşa,
Koca canavarlar karşısında.

 

O aslında yokmuş,
Hiçlikten doğmuş,
Hiçmiş gibi yaşamış,
Çoçuk…
Sadece hiç olmak için sonsuzluğun başlangıcı olan sona öylece koşmuş…
Kendi olma yüceliğinden ödün vermeden,
Koşmuş, koşmuş, koşmuş…

 

Gerçekyıkan dolmuş etrafımız. Ulaşamadığı şeyin güzelliğinin farkına varamayan,içinde ona ulaşacak kudreti yetiştirmeyi seçmemiş,cesaret edememiş. Kaybettiklerini yokederek geri alma çabasıyla yaşayan iğrenç yaratıklarla. Bir çocuktaki saflığı, temizliği taşımayı suç kılmış düzenin kurucuları! Güzelliğin yıkıcıları! Anlayamamaya, anlatamamaya, yaşayamamaya, yaşamamaya,yaşatmamaya and içmiş yaşadığını sanmış somutluğun köleleri. Gerçekyıkanlar dolmuş etrafımız…!

 

Gerçekyıkan? Sen gerçekleri yıkılır mı sandın?
…SaYGıLaR…
Blacklight
Latest posts by Blacklight (see all)